• Bademli Gevrekler
  • Baharatlı Fındıklı Kurabiye
  • Susamlı Cipsler
  • Bergamot Limonu Reçeli
  • Balkabaklı Rulo Pasta
  • Şiveydiz...

12 Mart 2013 Salı

Kırmızı Pancar Turşusu ve Salata

18 yorum
Merhabalar...
 
Kırmızı Pancar, hala pazarlarda ve marketlerde arz-ı endam ederken bol bol tüketmek lazım. En sevdiğim hali turşusudur.
Yıllardır mevsiminde alır hazırlarım. Uzun süre bekletmedim. Taze taze tüketmeyi tercih ediyorum.
 
Tadını bir kenara bıraktım da o renk ne muhteşemdir... Sadece renginin güzelliği bile bu turşuyu yapmama vesile belki de. Kırmızıyı her daim çok sevmişimdir. :)
 
 
Söz konusu salata ve turşu olunca açıklama yapacak pek fazla şey yok. Damak tadınıza göre tadlandırabilirsiniz.
Turşu için de sabit bir tarifim yok. Kısaca nasıl yaptığımdan bahsedeyim.
  • Kırmızı pancarı soyup dilimleyin, üzerini kaplayacak kadar su ekleyip haşlayın.
  • İstediğiniz kıvamda haşladıktan sonra, bir kenara soğuması için kaldırın.
  • Soğuduğunda muhafaza etmek için kullanacağınız kavanoza kırmızı pancarları yerleştirin. Aralarına yer yer sarımsak da soyup ekleyebilirsiniz.
  • Ayrı bir kapta kırmızı pancarları haşladığınız suyu kavonuzun alacağı kadar miktarı göz kararı ayarlayıp, içerisine tuz, sirke, limon tuzu ile bir karışım hazırlayarak kavanozu doldurun.
  • İki günde tadı yerine gelmiş oluyor. 

Daha sonrasında ise; ilk fotoğraftaki gibi çeşitli salatalarda kullanabilirsiniz.
Tek başına da yemeklerinize eşlik edebilir.
Hazır olanarak satılan kırmızı pancar turşularını da salatalarda kullanmak mümkün tabi ki. Fakat kendi hazırladığım, inatla hazırını almayıp emek verdiğim her şey beni mutlu ediyor. "Ben hazırladım" diyebilmek keyifli ve gurur verici bir şey. :)
Biz faniler; bize sunulmuş nimetleri değerlendirirken dahi gururlanıyoruz. Ben yaptım diye seviniyoruz, yeri geliyor maharetimiz için övünüyoruz hatta övgü bekliyoruz. Emek verdiğimiz yemek karşılığında küçük bir teşekkür dahi mutlu ediyor bizleri.
Yaradılışımızın tabiatında var; verdiğimiz emek karşılığında duymak istediğimiz memnuniyet belirtisi...
Neticede kendi ruhundan üfleyen de O.
Bu duygulara gark olmuşken anlıyorum Yaradana şükretmenin önemini... Dualarımız da olmasa ne ehemmiyetimiz kalırdı değil mi?
 
Mutlu, huzurlu şükür dolu bir hafta diliyorum...
Sevgilerimle...
 
Bu arada güzeller güzeli dostum, canım arkadaşım Şehr-i Bursadan Blog yazarı Çiğdemime buradan da teşekkür edeyim istedim. Fotoğraf çekebilmem için değişik örtüler hazırlayıp gönderiyor bana. Ellerine sağlık Çiğdemim...
 
** Deki; Eğer duanız olmasa Rabbimin katında ne ehemmiyetiniz var. (Furkan suresi 77.Ayet)

5 Mart 2013 Salı

Palamut Kızarma

10 yorum
 
Merhabalar...
 
Gaziantepli olarak yaygın bir balık kültürümüz yoktur fakat balık pazarının yoğunluğu, balık lokantalarının çok rağbet görmesinden anlıyorum ki halk olarak balığı seviyoruz.
 
Balığı kızartmak adetim değil fakat sanki palamut kızartılmalı ya da mangalda yapılmalı gibi bir alışkanlığım var :)) Fotoğrafta gördüğünüz; palamutun mısır unu, tuz ve karabiber karışımına batırılıp kızartılmasından elde edilmiş halidir. Palamut pek barışık olduğum balık değildir yine de.
 
Kışın en sevdiğim tarafı; balık pazarına gidip her türden balığın taze taze yer aldığı tezgahlardan oğlumla birlikte akşam için en taze balığı seçip, bol salatalı balık sofralarının hazırlanması telaşıdır...
Mevsimi geçti geçecek... Henüz taze balık bulabiliyorken sık sık hazırlıyorum.
Aile, eş dost muhabbeti de ziyafete eşlik ediyorsa o an yüzünüzde beliren belli belirsiz bir tebessüm ile durup düşünüyorsunuz; mutluluk bu kareden başka ne olabilir ki diye. 
 
Bizim mutfakta en revaçta olan hamsi tavadır. Yalnız mısır unu Trabzonlardan olmalı. Vardır böyle takıntılarım. :)) Diğer türlü eksik kalır yapılacaklar.
Hamsi tava demişken lüferi unutmayalım. Nasıl bir lezzettir o... Bu balıksa diğerleri ne diye sormadan edemem. :)) Neyseki oğlum da balık müptelası. Biran önce büyüsün, annesi ile sohbetler etsin balık sofralarında diye hevesleniyorum açıkcası.
 
Balık da, kurulan sofralar da bahane aslında. Amacın ne olduğu belli. Kurulan sofralar etrafında bir araya gelmek, bir araya gelip de sohbetler kurmak...
Yoksa  bir yumruk kadar olan miğdemizi doldurmak değil maksat. Damağımızın aldığı tad kadar ruhumuzu da tadlandırmak ...
 
Güzel bir hafta diliyorum.
Sevgilerimle...

1 Mart 2013 Cuma

Noodle

9 yorum


Merhabalar
Ailem ve  çevremdekiler tarafından çok iyi bilinir ki Ra Çin Mutfağını sever.
Çini ziyaret edenlerin hijyen nedeni ile orada aç kaldıklarını, hiç bir şey yiyemediklerini çok duymuşuzdur.

Olayın bu kısmını bilemiyorum ama ülkemizdeki China Townların oldukça güzel yemekler yaptıklarını biliyorum. İşletmeciler genellikle Türk olunca kendi kültürümüzün tadı ile harmanlanmış oluyor sanırım.

Hatta; Çin mutfağının en ilginç tatlılarından kızarmış dondurmayı yıllar öncesinde denemişliğim vardır. Sonrasında ise herhangi bir girişimim olmadı. İşi ehline teslim etmek en iyisi sanırım. :)

Noodlle ise oldukça basit bir makarna. Sebze ile zenginleştirilmiş çeşit çeşit hallerde ikram edilebilir.

Deneyince fotoğraflamadan edemedim. Haliyle paylaşma gereği hissediyorum.  




İhtişamlı bir mutfağı olan Gaziantepde China Town yok. Olmamasını da yadırgamıyorum. Malumunuz et yemekleri baş köşededir bizde.

Makarnayı nooddle dan daha lezzetli buluyorum. Tabi ki tercih meselesi. Noddle da yapmadım olmasın benimki. :))
Fotoğraftakiler için tarif verme gereği hissetmiyorum.

Gözlere şenlik.
Mutlu ve huzurlu bir hafta sonu diliyorum.

Sevgilerimle...
 

*Ra Mutfakta Design by GeCe's Blogger Templates © 2010