Merhabalar,
Yemek yemenin , güzel ve farklı tadların sürekli peşinde olan ben, son zamanlarda abartılı bir hale gelen kilolarım nedeni ile hayata bakışımı hatta yemeğe bakışımı oldukça değiştirdim. Değiştirmek zorunda kaldım demek daha yerinde olacak sanırım.
Memnun değil miyim diye sorarsanız, kesinlikle memnun ve mutluyum.
Yemek ile ilişkimi değiştirmek bana ne kattı derseniz; sanki zihnimde bir besin hesap tablosu var da yemek üzere olduğum her ne ise onu hesaplayıp öyle tüketiyorum. Vücuduma protein mi, karbonhidrat mı, vitamin mi, şeker mi her ne giriyorsa hesaplamaya başladım.
Aldığım kalorinin yakımı için kaç saat yürümem gerektiğini düşünerek bir çok şeyi yemekten vazgeçebiliyorum örneğin.
Spor yapmanın vücudu yoran bir aktivite olduğunu düşünmeyi bir kenara bırakıp sağlığım için olmazsa olmaz bir kaide olduğunu anladım. Sağlığım için bir şeyler yapmanın hazzı da bambaşka.
Yemek ile ilişkimi değiştirmek ; beslenme alışkanlıklarımı değiştirmenin yanı sıra şimdilik benden bir 5 kiloyu da götürdü. Kesinlikle daha mutlu ve zindeyim.
Hal böyle olunca yeni yeni ısınıp girdiğim mutfağımda daha hafif şeyler hazırlanıyor. Yayımlamak için tarif bulmakta ise zorlandığımı itiraf edebilirim. :)
Şiveydiz çocukluğumdan bu yana şehrimin en sevdiğim yemeklerinden biridir. Antep mutfağı her zaman bende hayranlık uyandırmıştır.
Daha önce de bahsetmişimdir ne kadar çok eleştirsem de Antep'i, farklı bir tınısı var bu şehrin bende... Bu nedenledir ki bırakıp gidemiyorum. Gidip de Türkiyenin en güzel yerlerinden biri olan Bodruma yerleşemiyorum. Bodrumda 4. kuşak var şimdi ailemden... Sanırım henüz bu kararı verebilecek kadar sıkılmadım buradan. :)
Bazen Bodrum yerine hala Antepde yaşıyor olmam garipsenebiliyor çevremdekiler tarafından. :) Böyle zamanlarda ne diyeceğimi bilemiyorum. Neden hala buradayım ki diye kendime sormadığım olmuyor değil hani. Bakalım zaman denilen kavram neler çıkarak karşımıza.
Biraz da Şiveydizden bahsedeyim sizlere.
Bu yemek için tam ölçü vermek zor benim için. Göz kararı ölçülerle yapmanızı önereceğim haliyle.
- Az yağlı kuşbaşı doğranmış kuzu eti ve nohut haşlanır.
- Yeşil sarımsak uzunca doğranır ve haşlanmış et ve nohudun üzerine eklenir. Onlar da pişinceye kadar ocakta tutulur. Dilerseniz pırasa ile de yapılabilir. Her ikisinden de ilave ederek de yapılabilir.
- Diğer tarafta yoğurt sos hazırlanır. Yoğurdu kestirmeden hazırlamak önemli burada. Kısık ateşte süzdürülmüş yoğurda bir kaşık un ve bir yumurta ilave edilip, sürekli çırparak pişirilir.
- Sonrasında yoğurt sos ve etli, nohutlu ve sarımsaklı karışımı kavuşturabilirsiniz.
- Üzerini de dilerseniz kızdırılmış yağda hasbir ya da nane yakarak süsleyebilirsiniz.
Şimdilik benden bu kadar...
Beslenme alışkanlıklarınızı gözden geçirmenizi ve daha sağlıklı bir yaşam için çalışmalara başlamanızı diliyorum. Sonra da incelip çevrenizdekiler tarafından kıskanılmanın hazzını yaşayın... ;)
Musmutlu hafta sonları size...
Sevgilerimle...